Zamk tedavisi ile hastalarda %96 oranında tedavi başarısı elde edilmiştir.

Prof. Dr. A. Kürşat Bozkurt
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, İstanbul

Op. Dr. M. Fatih Yılmaz
Kayseri Araştırma ve Eğitim Hastanesi, Kayseri

Varis tedavisinde 2000 yılından önce açık cerrahi yöntemler tek seçenek idi. Önce lazer, ardından radyo frekans yöntemleri bu konuda ezberleri bozdu ve tüm dünyada damar içine ince teller ile girilerek yapılan varis tedavisi standart tedavi yöntemi haline geldi. İşlem sonrasında 5 yıllık takiplerde hastaların %85-90 oranında hiçbir sorun olmadan, yeni varis gelişmeden hayatlarını sürdürdükleri belirlendi. Tarafımızdan da 2005 yılından bu yana önce lazer (2005-2008), ardından radyo frekans (2008-2016) yöntemleri yaklaşık 4000 hastada büyük başarı ile kullanılmıştır.

Ancak lazer ve radyo frekans tekniklerinde ısı kullanılmaktadır. Bu nedenle işlem sırasında damar etrafındaki dokuları korumak için sıvı enjeksiyonu yapılır ve bu hastalar için bir ağrı nedenidir. Ayrıca bazı hastalarda tedavi edilen damar boyunca hissizlik devam edebilir. Bu nedenle tıp camiasında hastalar için daha konforlu, daha kolay uygulanabilir yöntemler araştırılmaktadır. Bunlardan en popüler olanı ise bir zamk olan siyanoakrilat kullanımıdır. Zamk yirmi yıldır insanlarda bazı doğumsal sorunlar, mide kanamaları, cilt kesiklerinin tedavilerinde kullanılmıştır. Bugüne kadar herhangi bir yan etki bildirilmemiştir.

Bu çalışmada, 310 varis hastası lazer veya zamk ile tedavi edildi. Damar çapının 15 mm üzerinde olan hastalar çalışma dışında tutuldu. Gerek lazer, gerek zamk hastalarında genel anestezi kullanılmadı. İşlem sırasında hastalara maksimum 2 mm uzunlukta kesi ile işlem yapıldı. Ortalama işlem süresi zamk için 15 dakika, lazer için 33.2 dakika idi. Hastaların tümü işlem sonrasında hemen yürümeye başladı. Ancak zamk hastalarında ağrı ve morarma istatiksel olarak daha az idi. Zamk hastalarında işlem sonrasında varis çorabı kullanılmadı. Hastalar 1 yıl süre ile tedavi başarısı, hastaların hayat kalitesinde iyileşme gibi faktörler göz önüne alınarak izlendi. Zamk hastalarında uzun dönemde göreceli olarak daha iyi sonuçlar elde edildi (lazer %92,2, zamk %95,8). Hastaların işlem sonrasında yaşam kaliteleri her iki yöntemde de belirgin olarak düzeldi. İstatiksel olarak farklı olmasa da zamk grubunda hayat kalitesi daha üstün bulundu. Zamk kullanılan hiçbir hastada işlem alanında aşırı hassasiyet gibi sorunlar oluşmadı.

Sonuç: Zamk ile varis tedavisi gerekli onaylar sonrasında Aralık 2013 tarihinde ülkemizde kullanıma girmiştir. Bu çalışma lazer ile zamk arasındaki farkları araştırmak için düzenlenmiştir. Zamk uygulanan hastalarda 12 ayda herhangi bir yan etki gözlenmemiştir. Tümünde işlem çok kolay olmuş, hastalar hemen günlük hayatlarına dönmüşlerdir. Varis çorabı kullanılmamıştır. Bir yıla kadar süren takiplerde hastalarda %96 oranında tedavi başarısı elde edilmiştir. Zamk tedavisi erken dönemde ağrı, morarma, hasta konforu gibi faktörler açısından lazerden üstün bulunmuştur ve fark istatistiksel olarak anlamlıdır. Varisli damarın uzun dönemde yok edilmesi açısından ise zamk lazerden göreceli olarak daha üstün bulunmuş, ancak fark istatiksel olarak anlamlı düzeye ulaşmamıştır. Bu bulgular zamk ile varis tedavisinin etkinliğini ve güvenliliğini göstermiştir.

Yorum yapın